Uzun bir müddet ruhumda huzursuzluk, doyumsuzluk ve karmaşa açlığı hissettim. Bir müddet bunun farkına varmadan kendimi ciddi bir boşluk içerisinde olduğumu fark ettim, ta ki kitap okuyarak duygularıma derinlik katan şiir ve yazılarla karşılaşıp okuyup yazmaya başlayana kadar, ne zaman ki bu bağlamda okuyup, yazmaya başladıysam ruhumun, zihnimin daha zengin bir hale geldiğini anladım. Bilgilerimin eksik yanlarını tamamlayarak her yönü ile kendimi ciddi manada yenileyerek her şeyin üstesinden okuyarak, yazarak daha güçlü, zinde bir beyine sahip olduğumu hissettim. Okudukça okumak bilgi üstüne bilgi eklemektir.
Tabiri caizse kürk üstüne, kürk giymek gibi diyebiliriz.
Okumanın önemlerini şöyle sıralayabiliriz.
Doğru yerde doğru şeyler okuyarak daha faydalı bilgi sahibi olmak,
Zihnimizin zinde kalması,
Kelime dağarcığımızın geniş olması,
Psikolojik olarak ruhumuzun rahatlaması,
Gelecek nesillere faydalı bilgi aktarabilmek.
Bu gün ki en büyük eksiğimiz okuma alışkanlığımızın nerdeyse tamamen yok olmasıdır.
Ülkede bir cehalet varsa ki var bu da okuma alışkanlığımızın yok olmasından kaynaklıdır.
Herkesin fikir ve düşüncesine saygı duymakla birlikte son söz olarak,
“Cehaleti okuyarak yok etmeliyiz”
Saygılarımla…
Hatice KARAHAN 24/07/2024