Ağır ağır örtsün, gece kara bulutlarını,
Bir annenin bebeğini örtmesi gibi.
Yavaş yavaş yağsın yağmurlar,
Gürültüsüz ve sakin; huzuru nakşetsin gönüllere bir oya işler gibi.
Su tabancası olsun sadece sıkınca can almayan.
Bombalar yerine, gülleri serpsin uçaklar her yere…
Tek kaygı daha iyisini elde etmek olsun, dökülünce alın teri.
İhtişamın ve gösterişin sonu olsun bir helal lokma,
Yoklukların yerini alsın bolluk,
Bir annenin içten gülümsemesi olsun en büyük mutluluk.
Kaygısız doğsun güneş yarınlara,
Isıttığı en çok kalpler olsun bu defa.
Veren alsın canı, vakti gelince elbet!..
Sen Hey insanoğlu!..
Anlamsızlığın anlamında sadece az daha sabret.
Tülin Erol
Eylül 2024/ İstanbul