Depremin Ardından

Depremin Ardından

6 Şubat sabahı saatler 04:17’yi gösterdiğinde ne yazık ki ulus olarak deprem gerçeği ile bir kez daha yüzleştik. Kahramanmaraş merkezli, ülkemizin güneydoğusunu vuran bu deprem asrın felaketi olarak kayıtlara geçti.
Sarsıntı ve yıkım öyle büyüktü ki, depremi yaşayanlar o anki korku ve panikten kıyamet koptuğunu zannettiklerini ifade ettiler. O gece sadece güneydoğu değil de sanki bütün Türkiye sallandık, bütün hepimiz o ürkütücü geceyi kalben hissettik.
Depremin haberi duyulur duyulmaz, depremden etkilenen bölgelere en başta devletimiz olmak üzere ilgili kurum ve kuruluşlar ile birçok ülke ve uluslararası kuruluşlar tarafından arama kurtarma ve insani yardım malzemeleri gönderilmeye başlandı. Ayrıca halkımızdan sayısız gönüllülerimiz ellerinden gelen yardımları yapmak için gözyaşları içinde depremin vurduğu il, ilçe ve köylerimize adeta akın ettiler. Ülke olarak büyük bir dayanışma örneği gösterdik.
Dünya gündeminde; depremin yanı sıra, birlik beraberliğimiz ve herhangi bir olumsuz gelişme karşısında ulus olarak bir anda nasıl kenetlenebildiğimizde yer aldı.
Yabancı ülkelerden arama kurtarma çalışmalarına katılan bütün ekipler kendilerine gösterilen yoğun ilgiden dolayı, ülkemizden ayrılırken gözyaşlarını tutamadılar. Öyle ki; depremzedelerimiz türlü imkansızlıklar içindeyken bile, bir lokma ekmeklerini, bir
yudum sularını onlarla paylaşmak istedi.
Milletimizin asil ve misafirperver bir millet olduğunu bir kez daha tüm dünyaya göstermiş olduk.
Ne yazık ki; kaybettiklerimizi geri getiremeyiz. Bu felaket karşısında zaiyatımız çok büyük, çok üzüntülüyüz. Millet olarak bu üzüntümüz hiç geçmeyecek.
Öte yandan asrın felaketinde, ulus olarak bir anda kenetlenmemizin yanı sıra bizleri mutlu eden bir başka konu ise, Z kuşağı olarak adlandırılan, çocuklarımızın, gençlerimizin bu zor süreçte birer kahraman gibi hem sahada hem de arka planda canla başla mücadele etmeleri oldu. Onların bu özveri ve çabaları zaman zaman kendilerine karşı eleştirinin dozunu kaçıranlara da bir cevap oldu.
Yaşadığımız bu felaket sonrasında tabi ki gerekli dersleri çıkaracağız, birbirimize daha sıkı sarılıp yaralarımızı çabuk bir şekilde saracağız.
Ümit edip, dua edelimde böyle acıları bir daha yaşamayalım ve yine dua edelimde, asrın felaketini yaşayıp da acilen yaraları sarılması gereken depremzedelerimiz varken, bir de başımıza deprem zadelerimiz çıkmasın.
Sağlıcakla kalmanız dileklerimle.

Ümit Tükenmez

Bu yazıyı okudunuz mu?

İnziva

İnziva Yalnızım; Düzen bozulmuş insanlar şaşırmış. Yalnızım; Gerçek dostluklar tarihe karışmış. Yalnızım; Dünyada sevginin yerini …

Bir yanıt yazın