SAR DÜNYAYI

SAR DÜNYAYI
Tüm kalbi duygularla sarıldı annesine
-Sen kokan dağlarımın kır çiçekleri kadar kocaman kanatlarınla sar dünyayı kötülüklere inat. “Dedi.
Gülten Özgül


Köy evlerinin masum yüzünde zor bir doğumda anne kurtarılıp bebek ocak başına bırakılır ve eşi kavrulunca- hayata merhaba -deme gibi şaşkınlık ve mutluluk veren ben, kırk gün annemi yatakta bırakmayı başarmış nadide çocuklardan biriyim. Anne ölecek mi diye tüm köylü dışarıda beklerken büyülü bir son çabayla annem kurtarılmış ve ben de üzerine bal şeker dünyaya gelmişim. Evdeki yemek herkese yetmiş ve o gün bayram havası yaşanmış köyde…
Yaşam dallarımızı tutunmamızda kök, gövde olan annelerimizin üzerimizde emeklerini anlatacak kelimeleri bulmak oldukça zor. Zaman bizleri bu günlere taşımış olsa bile, büyüme evrelerinde yaşadığımız bazı olaylar gelecek kendi anneliğinizde izler bırakıyor. Sevgi denen mucize duygunun altında yumuşak dokunuşlarla bizleri hayata sunan ve mücadele azmimizi arttıran o yüreklere saygı duymak bizim borcumuz hatta görevimiz değil mi?
“Anne kalbi çocuğun okuludur” (Henry Ford)
“Hiç kimse kollarında bir çocuk tutan anne kadar muhterem ve saygıdeğer değildir. (Johann Wolfgangvon Goethe)
Lise yıllarında Maksim Gorki’nin ‘ANA’ romanı ile farklı ülkelerde ki annelerle tanıştım. 1917 Ekim devrimi öncesi Rusya’da gelişen kapitalizmin sömürü ve sefalet öyküsü, işçi ve köylünün yaşadığı zorlukları genç bir işçi olan Pavel ve onun annesinin gözüyle anlatır. Bu romanla beraber tüm annelerin koşullar ne olursa olsun sığınılacak en emniyetli liman olduğunun farkına daha iyi vardım ve daha çok okuyarak pek çok dünya anneleriyle tanışmış oldum.
Ünlü Ozanımız Aşık Veysel ‘Dokuz Ay karnında’ şiirinin bir bölümünde
“Tükenmez borcum var anama benim
Onun varlığından oldu bedenim
Kimi köylü kızı kimisi hanım
Ta ezel tarihte kayıtlı anam
Veysel der kopar mı analar bağı
Analar doğurmuş ağayı beyi
İşte budur sözlerimin gerçeği
Okuttu öğretti büyüttü anam” der.
Annelerimiz yıllarca köyde şehirde var olma mücadelesi vermiş, gelenek ve görenek, aile bağları darken yaşamın tokadını yemiş, yine de annelik duygusunun üzerine hiçbir duyguyu koymamıştır.
Bugün anne sahibi olmak isteyen kadınlarımız var, hatta çocuklarını kaybeden annelerimiz de. Hasretini hangi dünya nimeti doldurabilir bu acının soruyorum size. Şu sıkıntılı süreçte bile anneler çocuklarını, çocuklar annelerini özlemiyor mu? Hayat dallarımızı kıran bu acı olaylar elimizde olanın da kıymetini bilmemize şart koşuyor insanı. Annelerimizin yaşam mücadelesinde onların hak ve özgürlüklerine kavuşacakları bir dünya özlemi var, hala çocuk olan kalbimde…
1983 yılında yazdığım bir şiirimi hayatımıza dokunan tüm annelere armağan ediyorum. Saygılarımla
CANIM ANNEM
Bugün çok mutluyum ama yalnız
Seni andım her gün gibi bugün de
Bir coşku geldi içime
Sen yoktun yanımda hayalinle
Andım seni
Canım annem candan annem
Bu hayat mücadelesi içinde
Sizinle var oldum
Sevginle bizi yoğurup
Sevmeyi sevilmeyi öğrettin bizlere
Tüm sevgilere laik olan
Canım annem candan annem
Umutsuz gecelerime ortak oldun
Çaresiz günlerime yoldaş oldun
Amansız dertlerime derman oldun
Sen başkasın her şeyden başka
Dolusun dopdolu
Canım annem candan annem
Hayatta sevgiden üstün ne var
Şefkatten umuttan düşten
Her olguyu bize öğrettin
Sen benim canımsın varlığım
Seni her an düşünüp ölene dek seveceğim
Canım annem candan annem

Bu yazıyı okudunuz mu?

İnziva

İnziva Yalnızım; Düzen bozulmuş insanlar şaşırmış. Yalnızım; Gerçek dostluklar tarihe karışmış. Yalnızım; Dünyada sevginin yerini …

Bir yanıt yazın