El Alem Ne Der! Eskiden bir el alem vardı. Kör oldu. Takma tırnaklarımızla oyduk el alemin gözünü. İnsanların kirli çamaşırları kalmadı ne varsa ortaya döküldü. Artık halının altına da atmıyor kimse süprüntüyü. Camlar silinmiş silinmemiş kime ne. Biri gelir telaşı da yok. Çat kapılar çatırdadı. El alemin çatlamasına da gerek yok meraktan. Saklı bir şeyimiz kalmadı, utanmıyoruz. Ne varsa bize …
DevamıGenel
Satın Alınamayan Güzellikler
Satın Alınamayan Güzellikler Kimin gücü yetebilir, alınabilecek ölçülebilecek bir değeri var mıdır bazı şeylerin? Güneş gülümser, ay ışıldar, deniz şırıldar. Sevgi sarar sarmalar. Maddiyatla elde edilemeyen nice güzellikler içindeyiz ancak çoğu zaman gözümüzün önünde olan şeyleri görmeyiz. Mesela deniz gören bir evde yaşayan kişi, her gün gördüğü manzaraya aşinadır ve duyumsamaz gördüklerini. Oysa denizi görebilmek ya da kıyısında bir müddet …
DevamıNe Gündü Ama!
Ne Gündü Ama! İşim gereği bilgisayar başında çok fazla vakit geçiriyorum ve gözlerim yoruluyor. Ben de devlet hastanesinden göz hastalıkları bölümüne randevu aldım. İki hafta yoğunluğun bitmesi için takip ve sistemin açılıp kabul etmesini, iki hafta kadarda ileri tarihe verilen randevu gününü bekleme derken bir ay gibi bir sürede bugün muayene olabildim. Kendimi şanslı hissediyorum çünkü duyuyorum ki bir türlü …
DevamıÇocuktuk Büyüdük
Çocuktuk Büyüdük Bir zamanlar farklı bir ülkede ya da farklı bir coğrafya da değil, aynı yerde aynı ülkede yıllar yıllar önce güzel mi güzel çocuklar vardı, zamanların çok öncesinde… Gerçekten de masal gibiydi evet. Çocuktuk büyüdük ama eskiyi daha fazla özler daha fazla iç geçirir olduk. Ne günlerdi o günler, nasıl bayramlar yaşardık. Hangi birini anlatsam bilemedim inanın. Her bayram …
DevamıKafka ile Kafa Bulanlar!
Kafka ile Kafa Bulanlar! Uzun zamandır edebiyat dünyası suskundu, yazar Pınar Kür’ün yeni çıkışıyla ufakta olsa bir beyin fırtınası başladı gibi. Bilindiği gibi laf yetiştirmede millet olarak üzerimize yoktur, Edebiyatta da… Lakin bahse konu sizin de alanınıza giriyorsa illaki birkaç kelam etmek bize de düşüyor. Çünkü işimiz gücümüz Edebiyat… Pınar Kür, bir söyleşisinde “(…) Yeni dönemden iyi yazarlar var ama …
DevamıNeredesin Ey İnsanlık?
Neredesin Ey İnsanlık? Yak yık kadın çocuk yaşlı demeden sivilleri masum halkı katlet, geride kalanları yaşamsal ihtiyaçlardan mahrum bırak, soykırım yap, yaptığın soykırıma kılıf uydur, dünya medyasını satın al, medya eliyle propaganda yap, çeşitli algılarla insanları etki altına al böylelikle her türlü katliamını meşrulaştır, kendini haklı gösterip tüm dünyayı yalanlarına inandır, yanında olmayanları iş birliği yaptığın yandaşların yardımıyla sindir, velhasıl …
DevamıNida
Nida Sokak lambasını tutuyorum rüyama, Çıkıp gelsen ya içinden uykumun. Zihnimin en ücra köşesi hazır firara, Bulunmaz mı yeri bu saklı kuytunun. Zifiri çekmiş, boğazı yanıyor gecenin hala, Nekahet dönemi sanki ruhumun. Benliğim telaşa vardı gönlüm arafa, Sebebi vâki değil his güruhumun. Bir fincan kahvenin sıcak buğusuna, Hasreti üflemektir adı bu tutkunun. Takılırsa günüm mazinin ağına, Ezberini bozar bu dem …
DevamıGece Uyurken
Gece Uyurken Sessiz haykırışlar karışmış derin uykularda, Gizli yalvarışlar var açılan ellerde, Titreyen gönüller var kimbilir kaç hanede, Kimi uyurken sıcak yatağında, Kimilerinin kalbi çarpar Allah Allah diye… Gece uyurken aheste bir kafeste, Kimbilir kim yakarır Rabbine; “Derman sen de gör beni” diye. Gündüz kibir sahibi, burnu yukarda gezen, Ayağın takılıp yerlere düşsen, Hor gördüğün gariplerin hali nedir bir bilsen! …
DevamıSulara Gömülen Hayal
Sulara Gömülen Hayal Mehmet Akif Ersoy’un “Çanakkale Şehitlerine” isimli şiirinin mısraları beynimde çınlarken, mutluluktan gözlerim parlıyor, gururdan göğsüm kabarıyor. Bugün I. Dünya Savaşı sırasında 18 Mart 1915 tarihinde ecdadımın destan yazdığı günün, Çanakkale Zaferinin yıl dönümü. Bugün Millet olarak şahlandığımız, tüm dünyaya ölmek var dönmek yok diye haykırdığımız, zaferlerimize yeni bir zafer kattığımız, tarih sayfalarına altın harflerle “Çanakkale Geçilmez” diye …
DevamıBırakın Soframızı da Beğenmeyiversinler!
Özlem Korkmaz Bırakın Soframızı da Beğenmeyiversinler! Rahmet ayı, bereket ayı, on bir ayın sultanı Ramazan ayı, takvimlerimizdeki yerini aldı. Evlerimize, gönüllerimize de en içten duygularımızla buyur edip başköşeye oturttuğumuzdan yana kaimiz. Ajandamızdaki iftar saatlerini boşalttığımız, temizlik ve alışverişimizi yaptığımız, teravih için sözleşip, davetler için anlaştığımız noktasında da içimiz rahat. Akşam ezanının farklı bir heyecanla beklendiği zamanlara, iftar saatleri öncesi trafiğinde …
Devamı