Adımı Bilmiyorum

Adımı Bilmiyorum


Adımı bilmiyorum, şunu biliyorum
Ben Doğu’nun en ücra köylerinden birindeyim
Bir köyün delisiyim, öyle bilinirim
Duvarlara ismimi hiç kazımadım
Burada duvar yok, toprak var
Toprağa değer biçen bir kazıkta da görmedim
İsmimin baş harflerini bilmiyorum

Yaşımı bilmiyorum, kimseye sormadım
Ülkenin haritasında gözükmeyen bir köyde
Ülkenin bin bir türlü dertlerini dinledim
Kaç cumhurbaşkanı ölüp gitti, kaç vekil ölü taklidi
Para nasıl göğsümüzü delip geçiyor
Ölmeye bir başı kalmış bir emmiden duydum
Ölmeye kaç yaşım kalmış bilmiyorum

Kuvvetim yerinde mi, değil mi, bilmiyorum
Buranın tarlaları pek verimsizmiş, suyu temiz
Verimsiz topraklardan gocunmadım
Çocuk yoldan geçen birinden medet umar
Hiç medet umulan olmadım
Zihinlerinde acının binbir tesiri vuku bulmuş adamlar
Bu adamlar kadar kuvvetli miyim bilmiyorum

Fani dünyada daha kaç yalan söylerim bilmiyorum
Kanatlarını çırpan köyümün kuşları
Asfaltı erimiş, herkes tanıdık, çıkmaz sokaklar
Fani sevgilere tahammülüm kaldı mı
Ben bu köyün en yalancı en delisiyim
Ormanı kurumuş bir beldede esir düştüm
Yüreğimdeki esareti inkar eder miyim, bilmiyorum

Doğu Ferit

Bu yazıyı okudunuz mu?

Çırağın Düşü-şü

Çırağın Düşü-şü Düşündüğümde seni simsiyah gözlerinin hapsinde ve incecik bileklerinde vicdan kanıyorken çocuk işçiliğinin teri …