İncit!

Özlem Korkmaz

İncit!


İki şey vardır ki; biri dil biri gönül. Bu iki şey arasında bir köprü kurulursa ne köprüden düşen olur ne düşmek isteyen. Çünkü en sağlam bağ, gönül ile dil arasında kurulandır. Bir söz, gönülden düşüp dile geliyorsa ne bile bile incitir, kırar, döker ne karşıdakinin kafasını gözünü yarar geçer. Kalbin imbiğinden narince süzüle süzüle geçip dile tutunur, yine narince kulağa akar. Ne söyleyeni yorar ne söylenileni. Ne duyan yorulur ne duyurulan. Kelam da dil de gönüle bağlamıştır meselesini. Gönül bilir ki hışım ile atılan her ses, acı bir nefes olup başka bir sese, söze, nefese karışır. Oranın ne havası kalır ne tadı ne tuzu. Gel ki üstüne baldan bir lokma yutasın. Mümkün mü nefesine acı bulaşmış. O acıdan başkası da solumuş. Mümkün mü ki daha o havayı ısıtasın.

O yüzdendir ki gönlün dil ile köprüsüne asılırsa sözün, korkma deyiver gitsin. Gönülden gelene talip olmak gerek. Al başının üzerine koy. Gönülden gelmiyorsa ya akıla bağlanmıştır o söz ya da akılsızın birine. O zaman dile nefis bulaşmıştır, hırs bulaşmıştır, kin bulaşmıştır, kibir bulaşmıştır. Bulaşan bulaşana… Nice hastalıklar akıllı olduğunu zannedenin aklından çıkar. Çünkü akıl çok bilmişliğin girdabına düşmüştür. Ne vakit gönlüyle dili arasındaki köprüyü yıkan gidip aklıyla köprü kurduysa o köprüden dostta yuvarlanır, can da yuvarlanır, yâr da yuvarlanır. Sözü akıldan gizle gönle âşikâr et ki ne söz incinsin ne gönül. Yoksa ortalığı vaveylaya ver akıl koşup gelsin, ilk ağzından çıkanı at ortaya! Bak bakalım dökülen inciler geri toplanıyor mu? İp koptu, incinin sahibi gitti. taneleri bir araya getirsen ne artık kopan ipi bağlasan ne… Düğüm atılır bir kere o düğüm de hep hatırlatır hep hatırlatılır.

Bu yüzden her bir mesele gönle tâbi istese dile gelmeli. Aşktır, sevdadır değilse gönle muhatap dilden de başka bir gönülden de geri durmalı.

Sözüm gönülden müsaade istedi dilime düştü dostlar.
Der ya Âşık Hüdâi’yi;
Gönül çalamazsan aşkın sazını
Ne perdeye dokun ne teli incit.
Eğer çekemezsen gülün nazını
Ne dikene dokun ne gülü incit.

Ben de önce sözün sahibinden sonra sizden izin alarak şu Naziremi’yi paylaşmak isterim;
Değilse maksadın kusuru tamir,
Boşuna diline olma baş amir,
Bulamazsan eğer tarife zamir,
Ne kelama dokun ne sözü incit.

Gülün bahçesinde dikeni görme,
Sakınıp gözünden tel örgü örme,
Koklayıp çiçeği burnuna sürme,
Ne bahçeye dokun ne bağı incit.

Dost kapısı saklı sonsuz vefada,
Bekle derim sonu cefa olsa da,
Âşık Hüdai olup bu defada,
Ne gönüle dokun ne aşkı incit.
Özlemin sözü var iki defada,
Ne gönüle dokun ne aşkı incit.

Özlem Korkmaz
16 Ağustos 2024

Fot: Özlem Korkmaz

Bu yazıyı okudunuz mu?

Gözlerin

Senin gözlerin, Benim gizli sözlerim. Benim sana söyleyemediklerim… Anlamını bildiğim ya da bilemediğim Kalbimde hissettiğim, …